Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Terzi, yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte demans vakalarının da arttığını, ancak her unutkanlığın Alzheimer hastalığı anlamına gelmediğini söyledi.
Prof. Dr. Terzi, Türkiye’de yaşlı nüfusun giderek arttığını belirterek, bu döneme özgü bazı sağlık sorunlarının daha belirgin hale geldiğine dikkat çekti. Yaş ilerledikçe beyin damar hastalıkları, damar tıkanıklıkları, Parkinson gibi nörolojik rahatsızlıkların sıklaştığını belirten Terzi, “Biz genellikle 65 yaş ve üzerini geriatrik dönem olarak kabul ediyoruz. Bu dönemde diyabet, hipertansiyon gibi ek risk faktörleri de tabloya ekleniyor” dedi.
Geriatrik hastalarda en sık karşılaşılan sorunlardan birinin demans olduğunu vurgulayan Terzi, Alzheimer başta olmak üzere çeşitli nedenlerle unutkanlık görülebileceğini ancak her unutkanlığın Alzheimer hastalığı olmadığını ifade etti.
“Yaşlı bireylerin düzenli aralıklarla nörolojik kontrollerden geçmesi büyük önem taşıyor. Özellikle beyin damar tıkanıklığı veya kanama gibi risk faktörleri erken dönemde tespit edilirse, önlem almak mümkün olur. Unutkanlık da erken belirlenirse kişi toplumda daha aktif bir yaşam sürdürebilir,” dedi.
Prof. Dr. Terzi, yaşlılıkla birlikte kas-iskelet sisteminde zayıflama, yürüme güçlüğü ve dengesizlik gibi sorunların da ortaya çıktığını belirtti. Aynı zamanda yaşla birlikte beynin bilişsel fonksiyonlarında etkilenmeler meydana geldiğini, bunun da unutkanlıkla kendini gösterebildiğini söyledi.
“Yaş ilerledikçe belli ölçüde unutkanlık normaldir. Burada önemli olan, bu durumun kişinin günlük yaşam aktivitelerini ne ölçüde etkilediğidir,” dedi.
Terzi, yaşlı bireylerin yalnızca nörolojik değil, multidisipliner bir yaklaşımla değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Diyetisyen, fizik tedavi uzmanı, psikolog ve psikiyatristlerin de bu süreçte önemli roller üstlendiğini ifade etti.
“Depresyon, halüsinasyon gibi psikiyatrik durumlar bu yaş grubunda sık görülebiliyor. Geriatri uzmanlığı da yaşlıların toplumda daha konforlu ve aktif yaşam sürmesine yardımcı oluyor,” dedi.
Prof. Dr. Terzi, yaşlı bireylerle birlikte onların ailelerinin de desteklenmesi gerektiğini belirtti. Çocuklar, yakınlar ve bakıcıların da sürecin önemli bir parçası olduğunu söyledi.
“Yaşlı bireylerin sosyal hayata katılabilmesi için şehir planlamasında ulaşım, park, tiyatro, sinema gibi alanlarda özel düzenlemeler yapılması şart. Biz nörologlar da hem hastalara hem hasta yakınlarına yönelik uygulamalarımızda bu bütüncül yaklaşımı benimsiyoruz,” diye konuştu.
LISTEN