MENU

Rektör Bilgiç: “Engellilik Durumunu ve Engelli Bireyleri, Toplumsal’ın Merkezî Bir Bileşeni ve Yaşam Alanı Olarak Görmeliyiz”
02 Aralık 2019, Pazartesi - 23:36
Güncelleme: 02 Aralık 2019, Pazartesi - 23:36
Dinlemek için tıklayınızDİNLE
Paylaş
A+ A-

3 Aralık, 1992 yılından bu yana engelli bireylerin haklarına yönelik toplumsal farkındalığın arttırılması çabasını vurgulayan ve engelli bireylerin yaşam standartlarını ve refahını ilerletmeye yönelik çalışmaları desteklemeyi amaçlayan sembolik bir öneme sahiptir. Bu sembolik günün dikkati çektiği engellilik durumu ve buna ilişkin sorun alanları; aynı zamanda toplumsal, politik, ekonomik ve kültürel yaşamın her alanında zihniyet ve davranış değişikliğinin sağlanmasını teşvik etmeye ve bu dönüşümü yerleşik kılmaya yönelik bir içerik ve yönelimi de barındırmaktadır.

Bir toplumda engelli bireylerin içinde bulundukları yaşam koşullarının, onlara sağlanan imkânların, hakların ve bunların kullanılabilirliğinin ölçüsünü belirleyen kayda değer paydaşlardan biri de diğer bireylerin tutum ve davranışlarıdır. Bir başka deyişle, politika üreticilerinin ve karar mercilerinin hayata geçirdiği tasarrufların işlevsel bir zeminde gerçekleşebilmesi, gündelik yaşamda diğer bireylerin sergiledikleri tavır ve eylemlerle yakından bağlantılıdır. Öyle ki toplumun bu konudaki refleksleri, engelli bireylere sunulan haklara ve yaşam koşullarına ilişkin maksadın hasıl olabilmesini temin etmektedir.

Böyle bir düşünce ve davranış ikliminin tesis edilebilmesinin en etkili yollarından biri, hiç kuşkusuz eğitimden geçmektedir. Bu kapsamda bireylerin ilköğretim sıralarından başlayarak bu konuda eğitilmeleri, en öncelikli ve stratejik adımdır. İkinci adım ise eğitim sürecinin diğer safhalarında ve gündelik yaşamda engelli bireylerin haklarına ve yaşam alanlarına yönelik davranış kodlarının içselleştirilmesini ve gönüllülüğü sistematik, bütünsel ve sürdürülebilir girişimlerle yerleşik hâle getirmektir. Diğer bir ifadeyle, engellilik durumunu ve engelli bireyleri, toplumsal yaşama ilişkin tali bir farklılık olarak değil; “toplumsal”ın merkezî bir bileşeni ve yaşam alanı olarak görmeliyiz. Çünkü hayat, engelli kardeşlerimizin yaşamsal koşullarının ve engelli kardeşlerimiz de o toplumun üretebildiği uygarlığın, değerlerin ve yaşamın en temel göstergelerinden biridir.

Bu duygu ve düşüncelerle 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü tebrik ediyorum.

Prof. Dr. Sait BİLGİÇ
Rektör

X
Secure Login

This login is SSL protected